Oksijen Hakkında Bilmeniz Gereken İlginç Gerçekler

İnsan vücudunun yaklaşık üçte ikisi oksijenden oluşur. Bunun yanında oksijen; tadılmıyor, koklanmıyor, gözle görülmüyor veya elle tutulamıyor. Peki, oksijen hakkında ne kadar şey biliyoruz?

Yapılan araştırmalara göre canlılar için vazgeçilemez olan oksijenin, oda sıcaklığında bir gaz olduğu, erime noktasının -218 °C olduğu, kaynama noktasının da -189 °C olduğu tespit edilmiştir. Karbon, hidrojen gibi bir bileşik olmasının yanında bitki, hayvan ve dünyayı oluşturan katı cisimlerin büyük bir çoğunluğunda bulunuyor.

İnsan vücudunda en çok oksijen tüketen organın karaciğer olduğu iddia edilmekte. Örneğin; 60 kilo olan bir insanın vücudu dakikada yaklaşık 250 ml oksijen tüketebiliyor. Bu gazı karaciğerden sonra en çok tüketen organların ise beyin ve kalp olduğu saptanmış.

Oksijen Atmosferin Ne Kadarını Kaplıyor?

Oksijenin, dünya atmosferinde %21’lik bir oranı kapladığı iddia edilmektedir. Bu da her nefes alışımızda havadan %20 oksijen soluyoruz anlamına gelmekte. Herhangi bir birey, bir günde yaklaşık 11.000 litre hava solumakta ve bu da yaklaşık 550 litre oksijen tüketiyor demek.

Karbondioksit’in ise dünya atmosferinin %0,04lük oranını kapladığı tahmin ediliyor. Bir insan soluduğu oksijenin yaklaşık %15’ini geri vermekte. Her solunan oksijen %5 karbondioksite dönüşür.

Güneş’te yaklaşık %0,078 oranda oksijen, Mars’da ise %0,174 oranında oksijen bulunduğu biliniyor. Bunun yanı sıra oksijenin atmosferin çeşitli yerlerinde düşük oranda da olsa var olduğuna dair araştırmalar da devam etmekte.

İnsanlar Hangi Alanlarda Oksijenden Yararlanır?

Oksijen, hastaları iyileştirme ve tedavi etme sürecinde kullanılmaktadır. Özellikle yeni doğan bebekler ve erken doğumlarda, gelişimleri açısından yeterli ve kontrollü olmak şartı ile oksijen verilmesi gerekiyor.

Oksijen, dağcılar için de vazgeçilmez bir nimet. Dağcılar, yüksek rakımlara ulaştıkları zaman oksijene ihtiyaç duyarlar. Bunun sebebi ise yüksek basınç ortamlarında insan vücudundaki oksijen seviyesinin düşmesinden kaynaklıdır. Vücut doğal olarak oksijen seviyesini arttırmaya çalışırken solunum hızı da artıyor ve vücut olağan dışı bir reaksiyon verebiliyor. Bu da oldukça tehlikeli sonuçlar doğurmaktadır.

Dünyada Oksijen Sürekliliği Nasıl Sağlanmakta?

Bilim insanları, oksijenin % 70’lik bir oranda siyanobakteriler ve yeşil alglerden fotosentez yolu ile elde edebildiğimizi belirtiyor. Bu orana göre, bitkiler ve ağaçlardan daha az oksijen üretilmekte. Bunun yanı sıra siyanobakteriler, karbondioksit tüketip oksijen salınımı yaparak atmosferdeki ilk oksijeni oluşturduğuna inanılmaktadır.

Gelecekte Dünyadaki Oksijeni Neler Bekliyor?

Oksijen de tıpkı diğer kaynaklar gibi tükenme tehdidi ile karşı karşıya. Bunun en başlıca nedenleri arasında ormanların harap edilmesi, denizlerin kirletilmesi örnek olarak verilebilir.

Kirli havaya sahip ülkeler, dolar ile taşınabilir oksijen tüpleri satın almaya başladı. Çin’de covid-19 salgınının yanı sıra kirli havadan korunmak için insanlar dışarıda maske takarak dolaşmakta.

Dünya’da her yüzyılda bir oksijen yoğunluğu seviyesi ciddi oranda düşüş yaşamakta. Tüm canlılar, özellikle insanlar bugün %20’lere düşen oksijen için gelecek yıllarda alternatif çözümler üretilmediği takdirde, çok ciddi sorunlar ile karşılaşacağımız uyarısında bulunuyor.

Peki, siz gelecekteki nesillere sağlıklı oranda oksijen bırakabilmek için neler yapıyorsunuz?

Bu Yazılar da İlginizi Çekebilir

“Kandaki Oksijen Oranını Ölçen Akıllı Saat!” okumak için buraya tıklayın.
“Hayatta Kalma Tavsiyeleri” okumak için buraya tıklayın
“İnsan Beyni Hakkında 20 Şaşırtıcı Gerçek!” okumak için buraya tıklayın.

“Oksijen Hakkında Bilmeniz Gereken İlginç Gerçekler” konumuzu paylaşmak isterseniz yazı sonundaki sosyal medya butonlarını kullanabilirsiniz.

Etiketler
Busenaz Mutlu

Busenaz Mutlu

Merhaba! Ben Busenaz, Sosyoloji alanında lisans eğitimimi tamamladım. Dijitali anlaşılır bir hale getirmek adına Moblobi’de yazılar yazıyorum. Moblobi’de yazılarımı disiplinlerarası bilgi birikiminden yararlanarak hazırlamaya gayret ediyorum. Yazılarımı incelemeniz için sizleri köşeme bekliyorum.


İlgili Makaleler

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu
Kapalı