Her insanın ambulans ve itfaiye gibi acil servis hizmetlerine erişimi çok önemli. Bazen kendi ülkemizde bazen hiçbilmediğimiz bir yerde bu hizmetlere ihtiyaç duyabiliriz. Dünyanın pek çok ülkesinde acil durum hizmetlerine ulaşmak kolay olsa da; bazı ülkelerinde ne yazık ki çok zor olabiliyor. Bu durumdan yola çıkarak geliştirilen ilginç mobil uygulama, haberimizde…
Acil durum uygulamasının ilginç hikayesi ne?
911, 999 ve 112 numaralarını tuşlayan bir kişinin özellikle sağlık ile ilgili acil yardıma ihtiyacı olduğunu dünya genelinde biliniyor. Ama Afrika’da bu durum aynı değil. Örneğin, Kenya’nın başkenti Nairobi’de acil servis için tuşlanan 50’den fazla sayı mevcuttur. Yardım edebilecek uygun ekip bulmak uzun ve zor bir süreç. Ambulansın gelmesi ise yaklaşık 2-3 saat sürebiliyor.
Flare uygulaması da aslında Nairobi’deki bu ihtiyaçlardan yıla çıkmış. Çünkü şirketinin kurucuları olan kişiler Nairobi’deki sağlık sektöründe yıllarca çalışmışlar. Hem bu durum hem de bazen insanların nerede oldukları bilmedikleri acil durumlarda yardımcı olabilecek bir uygulama geliştirmişler.
Flare, acil durum yaşayan bireylerin itfaiye ve ambulans gibi hizmetlere kolayca ulaşabilmelerini sağlıyor. Aynı zamanda da itfaiye ve ambulans hizmetinin şehir genelinde daha iyi koordine edilmesinde de yardımcı oluyor.
Acil durumda yardım almak için birçok platform kullanılabiliyor. Örneğin, Paris’te acil durum için kullanılan Uber tarzında bir platform var. Vardiyası olan ambulans ekipleri bu sisteme giriş yapıyorlar ve uygulamaya bağlı bulunan hastaneler tarafından konumları izlenebiliyor.
Acil durum uygulaması nasıl kullanılıyor?
Flare isimli mobil uygulama içerisinde de mevcutta bulunan tüm ambulanslar bir harita üzerinde toplanıyor. Görevli kişiler ise, acil durumun bulunduğu yere ve ihtiyaç durumuna göre aracı ve ekipmanları seçebiliyor. Ayrıca uygulamada trafik ile ilgili bilgiler için Google Haritalar da mevcut.
Hastaneler hizmete erişmek için abonelik ücreti ödüyorlar. Bireyler ise üyelik için kaydolabiliyorlar. Ayrıca web sitesinden de acil durum çalışanlarına ulaşabilmek için 7/24 hizmet veriyor.
Flare acil durum uygulaması aslında sadece ambulans konusunda değil yangın durumunda da yardımcı oluyor. Uygulama, özel itfaiye teşkilatlarının da sisteminde toplanması için çalışmalarını sürdürüyor. Nairobi’nin yollarının kötü olması ve trafik nedeniyle küçük itfaiye araçları kullanılabiliyor. Bu araçlar ise diğer itfaiye araçlarına göre daha az su taşıyabiliyor. Ekstra olarak özel kurum olarak su alabilecekleri yerler de çok kısıtlı. Ayrıca uygulamayı geliştirenler Nairobi‘deki yangın araştırmalarını yaptıklarında aslında potansiyel olarak çalışan ama kullanılmayan 4.000 civarı yangın musluğu daha olduğunu da görmüşler. Bu sorunları çözmek için Flare uygulaması, şehirdeki tüm su kaynaklarını eşleştiriyor ve uygulamaya kaydediyor. Böylece mevcut itfaiye araçlarına ek olarak, sevk memurları da en yakın su kaynaklarına ulaşabiliyorlar.
Uygulama ile ilgili ilginç sonuçlar neler?
Sözkonusu uygulama sayesinde ambulansların acil durumdaki kişiye ulaşma süresi 162 dakikadan yaklaşık 15-20 dakikaya inmiş. Ayrıca ambulans hareketlilikleri artmış ve eksik olan saatlerde de bu hizmetin yer alması sağlamış.
Uygulama bazı kesimlerce eleştiriliyor. Çünkü sözkonusu çalışma modelinin aylık geliri 15 dolar civarında olan gecekondu mahallerinde işe yaramayacağını düşünüyorlar. Bunu kullanabilecek kitlenin genellikle orta gelirli ve sağlık sigortası olan kişiler olabileceğini düşünüyorlar. Dolayısıyla düşük ekonomiye ve sosyal çevreye sahip olan bölgelerde bu uygulamanın kullanılmasının pek mümkün olamayacağını düşünüyorlar.
Peki siz acil servis uygulamaları kullanıyor musunuz? Bu uygulamalar hakkında ne düşünüyorsunuz? Yorum kısmından görüşlerinizi paylaşabilirsiniz.
Bu Haberler de Size Faydalı Olabilir!
- “Telefonunuzdaki Acil Durum Ayarları Nasıl Yapılır?” haberimizi okumak için buraya tıklayın.
- “Yüz Renginden Nabzınız ve Stres Seviyeniz Ölçülecek!” haberimizi okumak için buraya tıklayın.
- “Teknolojinin Uyku Üzerindeki İlginç Etkileri!” haberimizi okumak için buraya tıklayın.
Bu yazı ilginizi çektiyse ve paylaşmak isterseniz yazının sonundaki sosyal medya paylaşım butonlarını kullanabilirsiniz.
